Yaşam rotası, insanın dünyaya gelirken unuttuğu kendi haritasını yeniden bulma sürecidir. Her ruh, belirli deneyimler ve dersler için bu plana sahiptir. Kimi bu rotayı “kader” olarak adlandırır, kimi “karma”. Oysa her iki tanımın da ötesinde, yaşam rotası farkındalıkla değişebilen bir bilinç yolculuğudur. İnsan, neyi neden yaşadığını anlamaya başladığında, rotasının gizli düzeni görünür hâle gelir.

Doğu öğretilerinde yaşam, bir nehir gibi akar; yönü belli, ama özgür iradeyle şekil bulur. Kimi zaman zorluklar, aslında ruhun yönünü bulması için belirlenen dönemeçlerdir. Bu noktada insanın görevi, akışa direnmek değil, akışı anlamaktır. Çünkü yaşam rotası değişmez bir yazgı değil, farkındalıkla yeniden yazılan bir bilgelik planıdır.

Yaşam rotasını anlamak, dışsal hedefleri değil, içsel uyumu merkeze koymaktır. Ne kadar çok “olmamız gereken” şeyden vazgeçersek, o kadar hızlı kendi yolumuza döneriz. Gerçek yön bulmak, dış dünyadaki pusulalara değil, içsel sessizliğe kulak vermektir. Çünkü her ruh, kendi yolunu kalbinde taşır.

Konuyla ilgili şu yazılarımızı da okuyabilirsiniz: “Hayatının Gemisinde Kaptan Olmak: Rotanı Nasıl Belirliyorsun?”, “Ben Değişirsem Dünya Değişir” ve “Evren Sensin”. Bu yazılar, yaşam rotasının aslında farkındalıkla yeniden çizilen bir bilinç yolculuğu olduğunu ve insanın kendi iç pusulasını dinlediğinde evrenin de yön değiştirdiğini anlatı