Evren sensin… Bu ifade, insanın hem en derin hem de en özgür gerçeğini hatırlatır. Her şeyle ayrıymış gibi görünsek de, aslında evrenin kendini deneyimleme biçimlerinden biriyiz. Atomlarımız yıldız tozundan, ruhumuz sonsuz bilinçten yaratılmıştır. Doğu Bilgeliği’nde bu anlayış, insanın kendi özündeki ilahi kıvılcımı fark etmesiyle başlar. Evren dışarıda değil, her nefeste, her düşüncede, her kalp atışında içimizde var olur.

Kuantum bilimi, madde ve bilincin ayrılmaz bir bütün olduğunu söyler. Gözlemcinin niyeti, evrende dalga örüntülerini şekillendirir. Yani düşünceler, hisler ve inançlar birer yaratım aracıdır. “Evren sensin” öğretisi, insanın bu yaratıcı gücünü fark etmesi, kendi yaşamını bilinçli biçimde inşa etmesidir. Gerçek değişim, bakış açısının değişmesiyle başlar.

Evrenle bir olduğunun farkına varan insan, artık kendini yalnız hissetmez. Her şeyin bir anlamı, her olayın bir öğretisi vardır. Bu farkındalık, yaşamın karmaşasını anlamlı bir düzene dönüştürür. İnsan, evrenle değil, evren olarak var olur; her nefeste yaratıcı bilinç yeniden doğar.

Konuyla ilgili şu yazılarımızı da okuyabilirsiniz: “Evren Sensin”, “Gerçeklik (Gerçek Biz Ona Baktığımız Zaman Oluşur)” ve “Kozmik Bağlantı ve Sinir Sistemi”. Bu yazılar, insan bilinci ile evren arasındaki görünmez bağı hem bilimsel hem ruhsal bir dille anlatır.