Enerji paylaşımı, evrende her şeyin titreşim ve frekanstan oluştuğunu kabul eden öğretilerin merkezinde yer alır. İnsan bedeni yalnızca fiziksel değil, aynı zamanda enerji bedeninden de oluşur. Bu nedenle bir kişi kendi enerjisini bir başkasıyla bilinçli ya da bilinçsiz olarak paylaşabilir. Kadim bilgelerde “enerji aktarımı” ruhsal uyum, şifa ve içsel dönüşüm için kullanılan önemli bir yöntem olarak görülür.

Günümüzde enerji paylaşımı, meditasyon, dua, şifa çalışmaları ya da basitçe niyet etme yoluyla gerçekleşebilir. Bir kişinin huzur, sevgi ve dinginlik dolu titreşimleri çevresine yayıldığında, bu enerji karşısındaki kişilerin de duygu durumunu dönüştürebilir. Bu yüzden enerji paylaşımı yalnızca bireysel değil, aynı zamanda kolektif şifa için de büyük önem taşır.

Modern bilim, kuantum fiziği üzerinden enerjinin mesafeler ötesine dahi aktarılabileceğini ima ederken, spiritüel öğretiler bunu binlerce yıldır uygulamaktadır. Enerji paylaşımı, hem kişisel farkındalık yolculuğunda hem de toplumsal birlik bilincinin oluşmasında kilit rol oynar. İnsan, kendi enerjisini yükselttiğinde aslında tüm evreni besleyen bir kaynağa dönüşür.