Benliği aşmak, insanın ego sınırlarını geride bırakıp öz varlığıyla buluşmasını ifade eder. Kadim öğretiler, “benlik” dediğimiz şeyin çoğu zaman zihnin kurguladığı bir yanılsama olduğunu söyler. Bu yanılsama kırıldığında, insan gerçek benliğiyle yani evrensel varlıkla bağlantı kurar.
Tasavvufta nefsin aşılması, Budizm’de “anatta” yani benliksizliğin fark edilmesi, Hint öğretilerinde ise Atman’ın Brahman’la birliği hep aynı hakikate işaret eder: Benliğin ötesinde saf bilinç vardır. Ego çözülüp kalp açıldığında, insan evrenin akışıyla bir olur.
Modern çağda psikoloji ve bilinç çalışmaları da benliği aşmanın dönüştürücü gücünü vurgulamaktadır. Ego merkezli yaşam yerini farkındalık, şefkat ve birlik bilincine bırakır. Benliği aşmak, hem bireysel özgürlüğün hem de evrensel uyumun kapılarını aralayan bir ruhsal yolculuktur.
Zihinsel Engelleri Aşmak
Zihinsel engeller, içsel potansiyelimizi kısıtlayan görünmez zincirlerdir. Bu yazı, bu sınırlamaları aşmanın yollarını felsefi bir derinlikle ele alıyor. Hayatın birçok anında “yapamam”, “başaramam”, “bu bana göre değil” gibi düşünceler zihnimizde yankılanır. Bu düşünceler çoğu zaman öylesine içselleşmiştir ki, onların sadece…
