DOĞU BİLGELİĞİ

Su gibi ol: Biçimsiz, Yumuşak, ama Engel Tanımaz..!

Ankh ve Horus’un Gözü sembolü mistik illüstrasyonu
Semboller Sözlüğü

Benim Sembollerim: Ankh ve Horus’un Gözü

Benim Sembollerim: Ankh ve Horus’un Gözü

Herkesin ruhunun derinliklerinde yankılanan bir sembol vardır. Bu bazen çocuklukta duyduğumuz bir mit, bazen rüyalarımızda gördüğümüz bir işaret, bazen de yolculuğumuz boyunca defalarca karşımıza çıkan bir simge olur. O sembol bize fısıldar; “ben seninle ilgiliyim, senin yolculuğunla bir bağım var.” İşte benim için bu çağrıyı en güçlü şekilde yapan iki sembol oldu: Ankh ve Horus’un Gözü.

Yıllardır bu iki sembol ile karşılaştığımda içimde açıklayamadığım bir kıpırtı, kalbimde mistik bir uyanış hissediyorum. Onlara baktığımda sanki evrenin bana özel bir mesaj gönderdiğini duyar gibi oluyorum. Belki de bu yüzden, onlar artık sadece tarihsel ya da kültürel anlamları olan işaretler değil; ruhumun dili, içsel yolculuğumun rehberleri oldular. Bugün bu yazıda, benim sembollerim dediğim bu iki kadim işareti, kendi kalbimden geçenlerle, kendi yolculuğumla harmanlayarak anlatmak istiyorum.

Ankh: Yaşamın Anahtarı, Ruhun Kapısı

Ankh sembolünü ilk gördüğümde, içimdeki kıpırtının sebebini anlamamıştım. Eski Mısır’ın gizemli sembolü olan bu “yaşam anahtarı” bana çok tanıdık bir dost gibi gelmişti. Belki geçmiş yaşamların bir yansıması, belki de bilinçaltımda taşıdığım kadim bilgilerin işaretiydi. Zamanla fark ettim ki benim sembollerim arasında özel bir yere sahip olan Ankh, sadece bir arkeolojik simge değil; yaşamın özünü temsil eden, bana “yaşamın kapısı senin içindedir” diyen bir hatırlatmaydı.

Mısır mitolojisinde Ankh, tanrıların ellerinde görülür. Firavunların ölümsüzlüğe giden yolculuklarında taşıdıkları kutsal bir semboldür. Ama ben Ankh’a baktığımda onun bana anlattığı şey şuydu: Yaşam, sadece nefes almak ya da zamanın içinde sürüklenmek değildir. Yaşam, kalbinde taşıdığın anlamla var olur. Ankh, bana varlığın kapılarını açan, ruhumun asıl amacını hatırlatan bir işaret gibi oldu.

Bazen meditasyonlarımda bu sembol gözlerimin önünde belirir. Çoğu zaman rüyalarımda karşıma çıkar. Bana hep aynı mesajı verir: “Sonsuz yaşam senin özünde, ölüm bir son değil, bir geçiştir.” İşte bu yüzden Ankh, benim için korkularımı aşmamın ve yaşamı daha derinden kavramamın anahtarı oldu.

Horus’un Gözü: Hakikati Görmek

Horus’un Gözü, bir diğer deyişle “Udjat”, yıllardır bana bakıyor. Onu gördüğümde kalbimde tarif edemediğim bir kıpırtı olur. Göz bana her şeyin görüldüğünü, hiçbir şeyin gizli kalmadığını hatırlatır. Ama bu sadece dış dünyayı görmekle ilgili değil; asıl mesele içsel görmektir. İşte bu yüzden, benim sembollerim arasında Horus’un Gözü çok özel bir yere sahiptir.

Antik Mısır’da Horus’un Gözü koruma, bilgelik ve şifa sembolüdür. Sağ göz Güneş’i, sol göz Ay’ı temsil eder. Yani akıl ve sezgi, gündüz ve gece, eril ve dişil dengesi burada birleşir. Benim için ise Horus’un Gözü, “içsel görünü” temsil eder. Bazen hayatın karmaşasında kaybolduğumda bu sembol bana göz kırpar ve der ki: “Gözlerini dışa değil, içe çevir. Hakikati orada bulacaksın.”

Horus’un Gözü ile özdeşleşmem, aslında kendi yolculuğumda en çok ihtiyacım olan şeye işaret ediyor: Görmek. Ama gördüğüm şey sadece dışarıdaki dünya değil; içimdeki hakikat, ruhumun sesi, kalbimin rehberliği… Yıllardır bu sembol bana eşlik etti ve bana öğretti ki, “gözünü açtığında, sadece dünyayı değil, kendini de göreceksin.

İki Sembolün Kesişim Noktası

Ankh ve Horus’un Gözü… Birbirinden farklı gibi görünen ama aslında iç içe geçmiş bu iki sembol, benim için bütünsel bir yolculuğun parçaları oldular. Ankh bana yaşamın özünü, ölümsüzlüğün kapısını hatırlatırken; Horus’un Gözü bana bu yaşamda hakikati görmeyi öğretti.

İkisini yan yana düşündüğümde şunu hissediyorum: Ankh yaşamın kapısını açıyor, Horus’un Gözü ise o kapının ardında hakikati gösteriyor. Yaşamı anlamlandırmak için önce hakikati görmek gerekir. Hakikati görebilmek içinse yaşamın anahtarını elinde tutmak… İşte bu iki sembol bana tam da bunu fısıldıyor.

Benim İçin Ne İfade Ediyorlar?

Benim sembollerim Ankh ve Horus’un Gözü… Onlarla özdeşleşmem, aslında ruhumun kendi sembol dilini bulması gibi. İnsan bazen kendini kelimelerle anlatamaz ama bir sembol gelir ve bütün anlatamadıklarını özetler. İşte bu iki sembol benim için öyle.

Onlara baktığımda sadece geçmiş uygarlıkları değil, kendi iç yolculuğumu görüyorum. Ankh bana cesaret veriyor: “Yaşamın anahtarı sende, korkma.” Horus’un Gözü bana bilgelik sunuyor: “Gözlerini aç, hakikati gör.” Bu iki sembol sayesinde yolculuğumda daha bilinçli, daha huzurlu, daha derin hissediyorum.

Herkesin Bir Sembolü Vardır

Benim sembollerim Ankh ve Horus’un Gözü… Onlar benim kalbimin dilini, ruhumun rehberlerini oluşturuyor. Ama şunu biliyorum ki, herkesin içinde bir sembol vardır. Kimisi için bu bir yıldız, kimisi için bir hayvan, kimisi için bir geometrik şekil olabilir. Önemli olan o sembolün size ne hissettirdiği, kalbinizi nasıl titrettiğidir. Çünkü semboller, evrenin bize fısıldadığı sessiz elçilerdir.

Belki bu yazıyı okuyanlar da kendi sembollerini düşünür. Belki kalbinizde bir kıpırtı olur, bir sembol size “ben seninim” der. Eğer öyle olursa bilin ki, o sembol sizin yolculuğunuzun kapısını aralayan dostunuzdur.

Sevgili okuyucu, benim sembollerim Ankh ve Horus’un Gözü… Peki sizin sembolünüz hangisi? Kalbinizde hangi işaret size yıllardır fısıldıyor? Yorumlarda paylaşın, birlikte sembollerin dilini keşfedelim.


Daha fazlası ve yeni içerikler için bizi X’te (Twitter) de takip edebilirsin. Ruhuna dokunan yeni yazılar, mistik fısıltılar ve felsefi paylaşımlar seni bekliyor…


Okunması tavsiye edilen yazılar:

Semboller Sözlüğü

Göz Sembolü: Koruma ve Sezgi

Ankh Sembolü: Yaşamın Anahtarı ve Ruhsal Ölümsüzlük

LEAVE A RESPONSE

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir